12 Mayıs 2012 Cumartesi




YAN DEĞİNİLER
Bir "ayının" (kuğu-da olabilirdi) kendisini "insan" sandığını var-sayalım, bu bir "davranış-bozukluğu mudur" ve tedavi edilmesi mi gerekir?
Bir insanın, kendisini "ayı-sandığını" (tavşan da olabilirdi) var-sayalım, bu bir "davranış-bozukluğu mudur? Eğer öyle-ise, "neye-göre" davranış bozukluğudur? Kendisini bir "zürafa-sanan" insan, üretim-süreçlerine, "toplumsal-yapıya", sağlıklı bir-şekilde eklemlenemez, işte bu-yüzden de, "tez-elden" "ıslah-edilmelidir"...
Davranış-bozukluğu teşhisi-koyabilenlerin, bunu yaparken kaygıları-insan denilen değil de, "sistem-denilenin", "üretilmiş-kaygılarıdır" ve samimi kaygılar değildir, davranış-bozukluğu olan insan, "sistem-için" ve o sistem-dahilinde yaşayan insanlar için bir tehlike arz-eder...

En-kökeninde de aslında, "davranış-bozukluğu" durumunu getiren, "merkeziyetçi- tek/elci" düşünme biçimleridir, "bilinç/akıl "patentli" tanımlanmış ve üretilmiş insan denilen, merkezi-birim olarak" alındığında, kendisini "ayı-sanmak" davranış bozuklugu kategorisine girmektedir, işin ilginç ve garip olan yanı, "kendini-insan sanmak" da, aslında "yapıca" aynı "kategoride" olmak anlamına gelir, ikisi arasındaki tek-fark, kendini-insan sanmak, toplumsal-sisteme "entegre-olmak", kendini ayı sanmak ise, sisteme entegre olamamak anlamına gelir...

Tek-elci, "merkeziyetçi" düşünme-biçimlerinin "direncini-kırdıgınızda", "delilik-denilene" gerek kalmaz, delirmek "akıllı-olmanın" çocuğudur ve tüm-deliler, "akıllı-olanların" içinden çıkar...

Hiç yorum yok: